Önümüzdeki dönemde çok daha fazla duyacağımız bir konu: Yeşil Hidrojen
Yeşil hidrojen, suyun elektrolizi yoluyla ve sadece yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen elektrik kullanılarak üretilir. Bu süreçte, kullanılan elektrik %100 yenilenebilir kaynaklardan sağlandığından, elektroliz işlemi sırasında hangi teknolojinin kullanıldığına bakılmaksızın, karbondioksit salımı söz konusu olmamaktadır. Dolayısıyla yeşil hidrojenin üretimi ve son kullanımı, atmosfere herhangi bir karbon salımına neden olmamaktadır. Bu da onu çevre dostu bir enerji kaynağı yapar. Bu özellikleriyle yeşil hidrojen, sürdürülebilir ve düşük karbonlu bir gelecek için önemli bir enerji kaynağıdır.
Yenilenebilir Enerji 2023 Raporu
Öncelikle “Yenilenebilir Enerji 2023” raporunun özetine bakalım:
– 2023 Yılında Yenilenebilir Kapasite Artışındaki Büyük Değişiklikler: 2023 yılında küresel yenilenebilir kapasite eklentileri, Çin’in güneş enerjisi PV pazarındaki hızlı büyümesiyle neredeyse %50 artarak yaklaşık 510 gigawatt (GW) oldu. Bu, son on yılda en hızlı büyüme oranıdır. Küresel güneş PV’si, dünya genelindeki yenilenebilir kapasite artışlarının üçte ikisini oluşturdu.
– COP28 Hedefinin Gerçekleşmesi Politika Uygulamalarına Bağlı: Dubai’deki COP28 iklim değişikliği konferansında 130’dan fazla ulusal hükümet, 2030 yılına kadar küresel yenilenebilir enerji kapasitesini 3 katına çıkarma hedefine ulaşmak için birlikte çalışmayı kabul etti. Mevcut politikalar ve piyasa koşulları altında, küresel yenilenebilir kapasite 2028 yılına kadar 7.300 GW’a ulaşması bekleniyor. Ancak beklenen bu artış, hedeflenen 3 kat büyüme rakamından uzakta kalıyor. ()
– Küresel Enerji Karışımında Dönüşüm: Yenilenebilir enerjinin önümüzdeki 5 yılda, ticari yenilenebilir enerji santrali kurulmasından bu yana artan kapasiteden daha fazla bir artış bekleniyor. Yenilenebilir enerjilerin, 2025 yılında kömürü geçerek elektrik üretimindeki en büyük enerji kaynağı olacağı tahmin ediliyor.
– Çin, Yenilenebilir Enerjide Dünya Gücü: Çin, 2028 yılına kadar küresel olarak faaliyete geçecek yeni yenilenebilir enerji kapasitenin yaklaşık %60’ını oluşturacak. Çin, 2023 yılında ulusal hedefleri olan rüzgar ve güneş PV yatırımlarını bu yıl içinde 6 yıl öncesinden gerçekleştirecek.
– ABD, AB, Hindistan ve Brezilya Güneş ve Rüzgar Enerjisinde Önemli Oyuncular: ABD, AB, Hindistan ve Brezilya, güneş PV ve kara rüzgarı alanındaki büyümelerini önümüzdeki yıllarda ikiye katlayacak.
– Güneş PV Fiyatları Rekor Düşüşte: 2023 yılında güneş PV modülleri için spot fiyatlar yıllık %50 düşerek, üretim kapasitesi 2021 seviyelerinin üç katına çıktı.
– Rüzgar ve Güneş PV Artık Fosil Yakıtlı Tesislerden Daha Ucuz: 2023 yılında yeni kurulan güneş PV ve kara rüzgarı kapasitesinin %96’sı, yeni kömür ve doğal gaz tesislerinden daha düşük üretim maliyetlerine sahip.
– Yenilenebilir Enerji Entegrasyon ve Altyapı Zorlukları: Yenilenebilir enerjilerin hızlı dağıtımı, özellikle yüksek VRE (Değişken Yenilenebilir Enerji) payları için güç sistemlerinde önemli değişikliklere yol açıyor.
– Hidrojen Planları ve Uygulamaları Örtüşmüyor: 2023 ve 2028 yılları arasında, yenilenebilir enerji kapasitesinin hidrojen üretimi için ayrılan kısmının 45 GW artması bekleniyor. Bu, hidrojen üretimine odaklanmış olan yenilenebilir enerji kapasitesinin duyurulan projelerin yalnız %7’sini temsil etmektedir. Bu düşük oranın ana sebebi, üretim maliyetlerinin artması ile planlanan projelerin yatırım sürecinin yavaşlamasıdır.
“Yenilenebilir Enerji 2023” raporunun yeşil hidrojen ile ilgili bölümlerinin özeti şu şekildedir:
– Yenilenebilir Kapasitenin Hidrojen Üretimi İçin Kullanımı: 2023 – 2028 yılları arasında, hidrojen bazlı enerji üretiminin 45 GW artışı bekleniyor. Bu, duyurulan toplam proje kapasitesinin yalnızca yaklaşık %7’sini oluşturuyor. Özellikle Çin, Suudi Arabistan ve ABD’de bu alanda önemli yatırımlar öngörülüyor. Bu durum, yenilenebilir enerji kaynaklarının hidrojen üretimi özelindeki potansiyeline işaret etmektedir.
– Planlar ve Uygulamalar Arasındaki Uyuşmazlık: Yenilenebilir enerji kaynaklarından hidrojen üretimine yönelik projelerin büyük bir bölümünde yavaş ilerleme gözlenmektedir. Çin dışındaki bölgelerde, planlanan projelerin uygulamaya geçirilmesiyle ilgili belirsizlikler ve zorluklar nedeniyle gelecek tahminleri düşürülmüştür. Bu durum, alıcıların görece azlığı ve yüksek maliyetlerin üretim üzerindeki olumsuz etkileri gibi faktörlerden kaynaklanmaktadır. Bu, yeşil hidrojen pazarının gelişiminin önündeki önemli engellerin olduğunu ve bu alanın henüz olgunlaşmadığını göstermektedir.
– Uluslararası Hidrojen Pazarı Gelişimi Belirsizliği: Hidrojenin küresel ticaret ve pazarlanmasına yönelik belirsizlikler mevcuttur. Özellikle iç pazar talebi sınırlı olan ülkelerde, uluslararası hidrojen pazarının nasıl şekilleneceği konusunda önemli belirsizlikler bulunuyor. Bu, hem üreticiler hem de potansiyel kullanıcılar için geleceğe yönelik stratejilerin belirlenmesi noktasında zorluklar yaratmaktadır.
– Yenilenebilir Enerji Kapasitesi ve Hidrojen Üretimi: Yeşil hidrojen üretimi için duyurulan projelerin gerçekleşmesi, mevcut ve planlanan yenilenebilir enerji kaynaklarının daha fazla hidrojen üretimine yönlendirilmesini gerektiriyor. Bu süreçte Çin öncülük ederken, diğer ülkelerdeki gelişme daha yavaş ilerlemektedir. Bu, farklı ülkelerdeki politika ve yatırım ortamlarının bu alandaki inovasyon ve büyümeyi nasıl etkileyebileceğinin bir göstergesidir.
Raporun tamamını okumak için tıklayınız