2019 Kasım ayında etkisini göstermeye başlayan Covid-19 virüsü oldukça kısa bir süre içerisinde tüm Dünya’da etkisini göstererek bir dizi felaketi beraberinde getirdi. Covid-19’un neden olduğu bu felaketler arasında ise ilk sırada hiç şüphesiz ki artan stoklama oranlarından kaynaklı kıtlık yer almaktadır. Bu yazımızda Covid-19’un başladığı andan şu anki zamana kadar gıda, giyim ve temizlik ürünlerinde yaşanan pandemi kaynaklı küresel kıtlıkları ele alacağız.
Marketlerde Stok Savaşları
Covid-19’un Türkiye’de etkisini göstermesiyle birlikte vatandaşlar, stokların tükenmesi korkusuyla kolonya, ıslak mendil, tuvalet kağıdı ve dezenfektan gibi birçok ürünün satış oranlarında ciddi bir patlamalar yaşanmıştı. Kısa bir süre içerisinde de stokların tamamen tükenip halkın zor durumda kalmaması için Türkiye Cumhuriyeti devleti, bu tarz ürünlerin alınımı en fazla 3 adet alma şartıyla bir sınırlama getirmiştir.
Devlet tarafından alınan bu sınırlama kararı ve kapanma kararının hemen ardından da vatandaşlar bu sefer özellikle un, mercimek ve makarna gibi birçok gıda ürününü stoklamaya başlamışlardı. Tam kapanma kararın etkisiyle daha fazla artan marketlerdeki stok savaşları oldukça kısa bir süre içerisinde birçok gıda ürün stokunun tükenmesine neden olmuş. Bu stok tükenmesini fırsat bilen birçok satıcı gıda ürünlerinin fiyatlarını 3-4 kat kadar artırarak satışa sunmuşlardır. Ancak haksız fiyatların kapanma süresi boyunca ciddi oranda artış göstermesiyle Türkiye Cumhuriyeti devleti olaya yeniden el atarak market ürünlerine denetim başlatma kararı alarak, market ürünlerinin eski satış fiyatlarına geri dönmesini sağlamıştır.
Ülkeler Arası Aşı Kıtlığı
Covid-19 salgının tüm Dünya’ya kısa bir süre içerisinde yayılmasıyla gözlerin virüse karşı gelebilecek aşılara yönelmesine neden olmuş ve birçok ülke kendi aşılarını geliştirebilmek için uzun soluklu bir yarışa girmişlerdir. 21 Nisan 2020 itibariyle ise WHO ve birçok ülke tarafından onaylanmış birçok aşı piyasaya sürülmüştür. Ancak bu aşıların piyasaya sürülmesiyle birlikte yeni bir kriz vakit çok geçmeden patlak vermiştir: Aşı Kıtlığı.
Dünya üzerinde bakıldığında aşı sayısının birçok insana rahatlıkla yetebileceği halde birçok sıkıntı nedeniyle, birçok ülke bu aşılara ya geç bir zamanda erişebilmeye başlamış ya da hiç erişememişlerdir. Bu aşı kıtlığının temel nedenleri ise,
- Virüsün durmaksızın mutasyon geçirmesi
- Yetersiz lojistik iletim kaynağının ve Çin’deki konteyner sayısının azalması
- Temel kaynak yetersizliği nedeniyle aşı üretimlerinin duraklatılması
- Zengin şirket ve bireyler tarafından gerçekleştirilen aşı stoklanması
olarak sıralanabilir. Ancak bu durumlara karşı ortak kararlar almaya ve zaman kaybetmeden aşının üretimine devam etmek istemeyen birçok ülke beraber karar almaya başlamış ve BionTech, Moderna, AstraZeneca gibi birçok aşının üretimine yukarıda belirtilen sorunların önüne geçerek, aşıların üretimlerine hız kaybetmeden devam edeceklerini duyurmuşlardır.
Yeni Bir Kriz: Yarı İletken Krizi
Covid-19’un tüm Dünya’ya hız kaybetmeden yayılmasıyla tedarik zincirinde birçok aksamayı da beraberinde getirmiştir. Tedarik zincirlerinde yaşanan bu aksamanın yaratmış olduğu en büyük problem ise otomobil, bilgisayar, telefon, oyun konsolu ve beyaz eşyalar gibi elektronik eşyaların üretiminde kullanılan çip yani yarı iletken krizidir.
KPMG tarafından geçtiğimiz günlerde yayınlanan rapora göre Dünya üzerindeki yarı iletken krizi önümüzdeki günlerde daha da büyüyerek birçok şirketin cihaz üretiminde bir takım aksaklık ve gecikmelerin yaşanabileceğini belirtti. Ayrıca uluslararası denetimden sorumlu olan KPMG’e göre yarı iletken krizinin en büyük nedeni ise tedariklerde yaşanılan sıkışıklık olarak belirtilmiştir. Ancak Apple, Samsung, Renault, Hyundai gibi birçok teknoloji devi yarı iletkenlerde yaşanılan bu krizden daha fazla etkilenerek hem kendilerini hem de kullanıcıyı zor durumda bırakmamak için yeni bir tedarik stratejisine geçiş yaptıklarını duyurdular.
Bizimle iletişime geçin!